Amaçları uğruna yılmadan çalışmış bir avukat

Selin Begüm Jami, Viyana’da ekonomi okurken yüreğinin sesini dinleyip hukuku seçmiş, Bilgi Üniversitesi’ne başladığı günden bu yana hayallerinin peşinde yılmadan çalışmış. Kendisi zorlu eğitim sürecinin yanı sıra ülkemizde hakkettiği ilgiyi görmeyen snowboard sporuna gönül vermiş milli bir sporcu.İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölüm/bölümlerinden mezunsunuz? Kısaca eğitim durumuzdan bahseder misiniz

2004 yılında girdiğim BİLGİ Hukuk Fakültesi’nden 2008 yılında mezun oldum.

Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz?

BİLGİ Hukuk Fakültesi’nin Türkiye’deki önde gelen hukuk fakültelerinden biri olması, BİLGİ Hukuk Fakültesi’ndeki öğretim üyelerinin alanlarında isim yapmış donanımlı eğitmenler olması ve özel üniversitede okuma isteğim, BİLGİ’yi tercih etmemdeki esas nedenlerdi.

Şu an çalıştığınız şirketteki pozisyonunuz nedir?

Zorlu Holding Hukuk Departmanı-Yurt Dışı İşlemler Birimi’nde Kıdemli Avukat olarak işe başladım. Yaklaşık 1,5 yıldır da aynı departmanda Hukuk Müşaviri Yardımcısı olarak çalışmaktayım. Zorlu Holding’in ve Zorlu Holding bünyesindeki yerli ve yabancı bütün şirketlerin yurt dışı ile bağlantılı her türlü hukuki işi ile ilgileniyorum.

Hukuk tercih etmenizin sebebi neydi? Avukatlık çocukluk hayaliniz miydi?

Liseden 2002 yılında mezun olduktan sonra Viyana’ya yerleşerek Viyana Ekonomi Üniversitesi’nde uluslararası işletme eğitimi almaya başlamıştım. Viyana’da aldığım dersler arasında en çok hukuk dersleri ilgimi çekiyordu ve hukuk okumak istediğimi de böylece Viyana’dayken fark etmiş oldum. Bunun üzerine Viyana’da okurken ÖSS sınavına çalışmaya başladım ve iki tercihimden biri olan BİLGİ Hukuk Fakültesi’ni kazandım. Böylece 2004 yılında Viyana’daki eğitimimi yarıda bırakıp, hukuk okumak için Türkiye’ye geri döndüm.

BİLGİ’ye başladığınızda beklentileriniz nelerdi?

Hukuku iyi öğrenebileceğim bir fakülte ve liseden sonra yabancılık çekmeyeceğim sosyal bir çevre.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin size en büyük katkısı ne oldu?

İyi bir hukukçunun hukuk temelinin sağlam olması gerektiğine inanıyorum. BİLGİ’nin de hukuk temelini bizlere çok iyi verdiğini düşünüyorum. Hukuk Fakültesi haricinde BİLGİ’nin sosyal anlamda da bana katkısı büyüktür. Üniversite yönetiminin desteği sayesinde Türkiye Snowboard Milli Takımı’nda yer almayı başardım ve ülkemizi Avusturya’da düzenlenen Üniversitelerarası Kış Olimpiyatları’nda temsil etme fırsatına sahip oldum. Üniversite yönetiminin o dönemde Snowboard ve Kayak Kulübümüze ve snowboard yarış takımımıza vermiş olduğu desteğe ne kadar teşekkür etsem azdır. Hem iyi bir hukuk fakültesinde okuyor olmak hem de snowboard gibi Türkiye’de pek önem verilmeyen bir sporun sporcusu olarak okul yönetimince destekleniyor olmak ancak BİLGİ’nin sağlayabileceği bir ayrıcalıktı.

Sizce BİLGİ’li olmak ne demek?

Üniversitede kendisine eğitim ve sosyal alanlarda birçok imkan sunulan, bu imkanları başarıya çevirip çevirmeme tercihi kendisinde bırakılan öğrencidir.

Mezuniyetten profesyonel hayata geçiş sürecinizden bahseder misiniz… Şu an bulunduğunuz noktaya gelene kadar neler yaşadınız?

Üniversitede 3. sınıfın bittiği yaz, üç ayrı hukuk bürosunda birer aylık yaz stajı yaptım. Böylece iş hayatına ilk adımlarımı atmış oldum. Akabinde üniversitenin 4. sınıfını okurken part-time olarak Türkiye’nin önde gelen hukuk bürolarından birinde hukuk destek elemanı olarak çalışmaya başladım. Yine bu büroda mezuniyet sonrasında yasal stajıma başladım. Sonrasında çeşitli hukuk bürolarında çalışma fırsatım oldu, her çalıştığım yerde çok yoğun bir tempoda çalıştım. Hatta itiraf edebilirim ki, üniversitede okurken derslere iş hayatımda çalıştığım kadar çok çalışsaydım, üniversiteyi ilk beşte bitirmem kaçınılmaz olurdu. Kısacası şimdiye kadar ki iş hayatım oldukça yoğun çalışma, disiplin ve sabır gerektiren bir süreç oldu.

Hukukta iyi bir kariyer yapmak, diğer alanlara kıyasla daha zor diyebilir miyiz? Siz ne dersiniz?

Türkiye’de çok fazla hukukçu var, çok fazla avukat mezun var. Dolayısıyla İstanbul’da avukatlık camiasında müthiş bir rekabet var. Yurt dışında LL.M. eğitimi almış olmak, iyi İngilizce biliyor olmak günümüzde iyi yerlere gelebilmek için yeterli değil. Rekabet ortamında tutunabilecek karaktere sahip olmanız, disiplinli, çalışkan ve iş bitirir olmanız gerekiyor. Hiçbir mesleğin kolay olduğunu düşünmüyorum, ancak avukatlıkta mesleki risk ve sorumluluk oldukça fazla, dolayısıyla, avukatlığın risk ve sorumluluk açısından en zor meslekler arasında olduğunu düşünüyorum.

Türkiye’deki hukuk sistemine ve işleyişine dair kısa bir değerlendirme yapar mısınız…

Türkiye’de mevzuat günden güne değişiyor, doğru düzgün takip etmek için her gün ciddi mesai harcamanız gerekiyor. Bu durum dahi ülkemizdeki hukuk sisteminin temelinin ne kadar zayıf olduğunun bir göstergesi. Mahkemelere güven az, avukatlara güven az, hukuk sistemine güven az. Ben bile özel bir işim olduğunda, mahkemelerin güvenirliğini sorguluyorum. Zira hakimler de uzman olmadıkları alanlardaki mahkemelere atanabiliyorlar ve dosyanız konusundan bihaber olabiliyorlar. Hukuk sistemimizin düzelmesi için, her şeyden önce hukuk fakültesi sayısının azaltılması, hukuk fakültesi giriş puanlarının yükseltilmesi ve kaliteli eğitime yatırım yapılması gerektiği görüşündeyim.

Gelecek hedefleriniz neler?

Çok klişe olacak ama: işteki kendi huzur ve mutluluğum, seçtiğim kariyer yolunda başarılı olmak, yaptığım iş ile başkalarını mutlu etmek, başkalarına yardım edebilmek. Bunlar için çalışacağım.

Ardınızdan gelen meslektaşlarınıza bir tavsiyeniz var mı?

Avukatlık mesleğinde başarı kolay elde edilmiyor, İstanbul’da rekabet çok ve her geçen gün artıyor. Mesleğinizi seviyorsanız, yola devam edin. Sevmiyorsanız, yol yakınken başka bir meslek seçin. Çünkü çok çalışmanız gereken uzun bir süreç sizi bekliyor. Şayet uluslararası iş alanlarında çalışmak istiyorsanız, mutlaka İngilizceyi mükemmel seviyeye getirin. Yazları staj yapmaya çalışın. Üniversiteden mezun olduktan sonra, hangi alanı seçeceğinizi bilemeyebilirsiniz, dolayısıyla ilk başta birçok hukuk alanında çalışabileceğiniz hukuk bürolarını tercih edin. Sonrasında hangi alanı sevdiğinizi anladığınızda, uzmanlaşmaya yönelebilirsiniz. Uzmanlığınızı seçtikten sonra da, yurt dışında LL.M. yapmaya çalışın ve LL.M.’i iyi derece ile bitirmeye çalışın; yurt dışındaki iyi bir üniversitenin LL.M. programı size çok şey katabilir.

KUTU

Üniversitedeki favori mekanınız? Duruşma salonu şeklindeki derslik.

Favori hocanız? Birçok hocamı severdim. Tek bir favori isim söylemek çok zor J

Bugünlerde en son okuduğunuz kitap? Zülfü Livaneli – Serenad.

En son izlediğiniz film? The Terminal.

En son gittiğiniz şehir? Palermo. 

Powered by Openmedia