Sportmen bir avukat

Hukukun içinde yer almak istediği tek alan olduğuna daha üniversite tercihi yaparken karar veren Eren Üçlertoprağı 2003 yılında başladığı üniversite eğitimine bir diğer tutkusu olan otomobil sporlarını da eklemiş çok yönlü bir avukat.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölüm/bölümlerinden mezunsunuz? Kısaca eğitim durumuzdan bahseder misiniz

Bilgi Üniversitesinin Hukuk Fakültesi mezunuyum. Mezuniyet akabinde yasal stajımı tamamladıktan sonra Boston Üniversitesinde uluslararası bankacılık, finans ve sermaye piyasası işlemleri üzerine çift dal yüksek lisans yaptım.

Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz?

Benim üniversite sınavlarına girdiğim 2003 yılında Bilgi Üniversitesinin akademik kadrosu çok saygın ve alanlarında isim yapmış son derece kıymetli hocalardan oluşmaktaydı. Bu tercihimdeki en önemli etkendi.

Şu an çalıştığınız şirketteki pozisyonunuz nedir? Ağırlıklı olarak hangi davalarla ilgileniyorsunuz?

Yöndem Yiğit Üçlertoprağı Avukatlık Bürosunda ortak avukat olarak çalışmaktayım. Ben şahsen dava avukatlığı yapmıyorum. Ana çalışma alanlarım şirket birleşme ve devralmalar, proje finansmanları ve sermaye piyasası işlemlerinden oluşmakta. Bunun yanı sıra ayrıca Otomobil Sporları Federasyonunda da başkan vekili olarak görev yapıyorum.

Hukuk tercih etmenizin sebebi neydi? Avukatlık çocukluk hayaliniz miydi?

Ailemde dokuz kişi hukukçu fakat bunun tercihimi ne kadar etkilediğinden emin değilim. Belki de içten içe etkili olmuştur. Ben liseden mezun olurken seçebileceğim meslek dallarına baktığımda esasında meslek olarak seçebileceğim tek bölümün hukuk olduğunu düşünmüştüm. Hukuku aslında hayata giriş ve hazırlanma olarak gördüm o zamanlar. Ancak zaman geçtikçe hukuka ilişkin ilgim arttıkça doğru karar verdiğime emin oldum.

BİLGİ’ye başladığınızda beklentileriniz nelerdi?

Her öğrenci gibi kaliteli hukuk eğitimi alma beklentim vardı. Bunu da üniversitenin fazlasıyla sağladığını düşünüyorum. Açıkçası üniversite size en saygın ve yetkin hocalardan ders alma imkanı sağlayarak, kapıyı açmış oluyor, bundan sonrası öğrencinin bu fırsatı ne kadar kullanıp, kullanamadığıyla alakalı. Ben kendi adıma bu şansı iyi değerlendirdiğimi düşünüyorum.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin size en büyük katkısı ne oldu?

Üniversitenin bana en büyük katkısı önceden de belirttiğim alanlarındaki en saygın ve kıymetli hocalarımızdan ders alabilme şansını yakalamamdı. Bu açıdan kendimi gerçekten şanslı hissediyorum. Öğrencilik yıllarımdan sonra profesyonel hayata geçtiğimde bunun değerini çalıştığım proje ve işlerde çok daha iyi farkına vardım.

BİLGİ’li olmanın ayrıcalığını hangi alanlarda hissettiniz?

Bilgi Üniversitesi, öğrencilerine sunduğu akademik kadro ve eğitim kalitesiyle bence hukuk fakülteleri arasında çok değerli bir yere sahip. Dolayısıyla, geriye dönüp baktığımda gerçekten çok değerli hocalardan hukuk eğitimi almış olmak bence büyük bir ayrıcalık. Bu vesileyle yakın zamanda kaybettiğimiz Mustafa Dural hocamızı da anmak isterim. Kendisinden ders almak büyük bir şanstı. Diğer yandan yukarıda belirttiğim gibi bu kadar saygın öğretim üyelerini de aynı çatıda yıllardır bir arada tutup aynı öğretim kalitesini sürdürebilmek bence bir yönetim başarısıdır.

Mezuniyetten profesyonel hayata geçiş sürecinizden bahseder misiniz… Şu an bulunduğunuz noktaya gelene kadar neler yaşadınız?

Üniversiteden mezun olmadan önce son yılımda yaz tatilini de kullanarak, üç ay boyunca New York’da Birleşmiş Milletler’de staj yapma imkanı bulmuştum. Burada ülkemizin de takip ettiği ticari ve insan haklarına ilişkin komisyonlara aktif olarak katılma şansı yakalayarak, hem hukuk İngilizcesi hem de müzakere kültürü açısından çok değerli tecrübeler edindim. Akabinde, mezun olduktan sonra da büyük bir hukuk bürosunda uzun süre çalıştım. Bu çalışma süreci oldukça yoğun tempolu ve yorucu geçti. Ancak bu tempoda çalışmaktan hiçbir zaman şikâyetçi olmadım zira bu çalışmalar sayesinde yaşıma göre ciddi bilgi birikimi ve deneyim kazandım.

Hukukta iyi bir kariyer yapmak, diğer alanlara kıyasla daha zor diyebilir miyiz? Siz ne dersiniz?

Şüphesiz diğer meslek dallarının da kendine göre bir takım zorlukları vardır ancak bence hukukun diğer alanlardan ayrılmasının temel sebebi dinamik ve değişken olması. Bu, haliyle iyi bir hukukçu olmak için devamlı okumak ve güncel mevzuatla uyumlu olarak bilginizi taze tutmanız gerekmekte. Ancak ben gerek üniversitede okurken gerek de halen meslek olarak yaptığım mesleğimden keyif alarak bu yolda ilerledim ve ilerliyorum. Son olarak ben hukuku aslında belli bir matematiği olan ve altyapısı sağlam kurulursa akabinde belli bir düşünce sistemi içinde rahatlıkla ve en önemlisi keyif alarak icra edilebilen meslek olduğu için diğer dallarından çok ayrı bir yerde görüyorum.

Türkiye’deki hukuk sistemine ve işleyişine dair kısa bir değerlendirme yapar mısınız…

Türkiye bir sosyal hukuk devleti. Türkiye’nin kuruluş felsefesini iyi anlamak, hukuk devleti ilkesinin tam ve doğru olarak işletilmesini sağlamak ve laik sosyal hukuk devleti olma prensibinden asla sapmamak gerekiyor.  Zaten mevcut anayasamız da bunu öngörüyor. Bu kapsamda geçmişte yapılan hatalardan ders alındığını umuyor ve geleceğe pozitif bakıyorum. İleri demokrasiye ancak hukuk devleti olma presibini işleterek ulaşabiliriz.

Gelecek hedefleriniz neler?

Gelecek hedefi olarak spesifik olarak şunu yapmak istiyorum diyebileceğim bir gayem yok ama pek tabii ki alanımda başarılı olup, müvekkil ve meslektaşlarım tarafından iyi anılarak, mesleğimden emekli olmak isterim.

Ardınızdan gelen meslektaşlarınıza bir tavsiyeniz var mı?

Sorgulamak mesleğimizdeki öğrenmeye ilişkin en önemli dürtü bence. Benim genç avukat adaylarına naçizhane tavsiyem, işlerini yaparken neyi neden yaptıklarını öncelikle sorgulamaları ve anlayarak yapmaları. İkinci önemli konuysa, staj döneminde özellikle iş ayrımı yapılmaması. Yapılan her iş anlayarak, sorgulayarak ve özümsenerek yapıldığında kişiye mutlaka katkı sağlar. Dolayısıyla staj döneminde verilen görevleri azımsamamak lazım. İyi bir avukat olmak, azim, sabır ve ciddiyetle çalışma gerektirir. Stajınızın başlangıcından, mesleğinizi icra ettiğiniz son güne kadar güncel kalmalısınız ve mesleğinizi ciddiyetle ele almalısınız. Ayrıca beden ve ruh sağlığınıza dikkat etmek de bence oldukça önemli. İyi performans gösterebilmek için beden ve ruh sağlığınızın yerinde olması gerekir. Bu nedenle de mutlaka spor veya sanatın herhangi bir dalında arkadaşlara aktif olmalarını kesinlikle tavsiye ederim.

Üniversitedeki favori makanınız? Açıkçası dersler dışında üniversitede pek vakit geçiremedim .

Favori hocanız? Veliye Yanlı hocamın derslerini büyük keyifle takip ederdim.

Bugünlerde en son okuduğunuz kitap? Ulusların Düşüşü

En son izlediğiniz film? Sully

En son gittiğiniz şehir? Miami

Powered by Openmedia