Aileden hukukçu

Hukuk adeta genlerine işlemiş olan Selim Karahan, aile geleneğini yine ailesine ait olan hukuk şirketinin İstanbul ofisini kurarak sürdüren başarılı bir avukat. 

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölüm/bölümlerinden mezunsunuz? Kısaca eğitim durumuzdan bahseder misiniz

İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesinden 2002 yılında mezun oldum, ardından avukatlık stajımı İstanbul’da tamamladım. 2004 yılında Manchester Üniversitesi Hukuk Fakültesinde Yüksek Lisans çalışmasına başladım. 2006 yılında Türkiye’ye döndüm ve aileme ait olan hukuk bürosunun İstanbul ofisini kurdum ve halen bu büroda mesleki faaliyetlerime devam etmekteyim.

Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz?                                                                                  

Üniversiteye hazırlık döneminin sonlarına doğru İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden ve kadrosundan çokça bahsediliyordu ve tercih döneminde üniversiteyi, kadrosunu, misyonunu ve tabii ki vizyonunu detaylıca araştırdım ve çok etkilendim. Bu nedenle İstanbul bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesini tercih ettim.

Şu an çalıştığınız şirketteki pozisyonunuz nedir? Ağırlıklı olarak hangi davalarla ilgileniyorsunuz?

IG & KARAHAN HUKUK BÜROSUNDA Yönetici/Ortak pozisyonunda mesleki faaliyetlerimi sürdürüyorum.  IG & KARAHAN HUKUK BÜROSU bünyesinde başta Ticaret Hukuku, Enerji Hukuku, İcra ve İflas Hukuku olmak üzere Şirketler Hukuku, Gayrimenkul davaları, Kamulaştırma ve Kamulaştırmasız el atma davaları gibi konularda yerli ve/veya yabancı gerçek ve/veya tüzel kişilere hukuki danışmanlık hizmeti vermekteyim.

Hukuk tercih etmenizin sebebi neydi? Avukatlık çocukluk hayaliniz miydi?

Hukukçu bir ailenin üyesiyim.  IG & KARAHAN HUKUK BÜROSUNUN kurucusu Babam Av. Ahmet Karahan Hakimlik ve Savcılık görevlerinden sonra hukuk büromuzu 1973 yılında kurdu ve daha sonra ablam Av. B. Işın Karahan Yıldırım Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olarak büromuza dahil oldu.  2006 yılında da ben IG & KARAHAN HUKUK BÜROSU’na katıldım.

BİLGİ’ye başladığınızda beklentileriniz nelerdi?

Dünyanın gelişmiş ülkelerindeki üniversitelerin standartlarına haiz bir üniversitede okumak istiyordum. Mezun olurken ne kadar doğru bir tercih yapmış olduğumu anlamıştım.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin size en büyük katkısı ne oldu?

İstanbul Bilgi Üniversitesinin en önemli özelliklerinden birisi öğretim görevlilerimiz ile öğrencilerin çok sıkı iletişim içinde olmasıdır. Bu benim için çok önemli bir avantajdı. Üniversitenin yüksek standartlarının yanında bu özellikte eklenince muhakeme yeteneğimi çok iyi geliştirdiğimi düşünüyorum.

BİLGİ’li olmanın ayrıcalığını hangi alanlarda hissettiniz?

Mesleğin ilk yıllarında adliye koridorlarında, mahkeme salonlarında, yazı işleri müdürlüklerinde her zaman hissetmiştim, ilerleyen yıllarda ise toplumda Bilgi Mezunları ile ilgili yapılan yorumlar kulağıma geldikçe hep gururlanıyorum.

Sizce BİLGİ’li olmak ne demek?

Doğru zamanda doğru yerde olmaktır.

Mezuniyetten profesyonel hayata geçiş sürecinizden bahseder misiniz… Şu an bulunduğunuz noktaya gelene kadar neler yaşadınız?

Mezuniyetimden sonraki ilk yıllarda karşıma çıkan dava konularına göre araştırma yapıyordum ancak belli bir dönemden sonra uzmanlaşmak istediğim alanları belirledim ve belirlediğim bu alanlara daha çok zaman ayırdım. Profesyonel hayatın zorlukları ilk yıllarda beni çok yordu ancak önemli olan bu zorluklarla birlikte profesyonel hayata bir an önce adapte olmak.

Türkiye’deki hukuk sistemine ve işleyişine dair kısa bir değerlendirme yapar mısınız.

Sağlam bir hukuk sisteminin olmazsa olmazı Kuvvetler Ayrılığı Prensibidir. Kuvvetler ayrılığı prensibi zedelendikçe hukuk sistemi aksamaya başlar ve toplum hukuk sistemine güvenemez bir noktaya gelir. Toplum, mahkemelerin verdiği kararlara güvenmeli, hiçbir kişi ve/veya kurumdan etkilenmeden karar verildiğine inanmalı.  Son yıllarda maalesef toplum nezdinde hukuk sistemi giderek güvenilmez hale gelmiş durumda ve hukuk camiası içinde olan biri olarak bu durum beni de çok üzüyor.

Ardınızdan gelen meslektaşlarınıza bir tavsiyeniz var mı?

Mesleğe ilk adım olan staj dönemini çok iyi değerlendirmeleri gerekir, mesleki alışkanlıklar bu dönemde oturmaya başlar. Zamanlarını çok iyi programlamalılar. Günün işini asla yarına bırakmamalılar.

Üniversitedeki favori makanınız? Bilgi Cafe (Kuştepe)

Favori hocanız? Cemal Bali Akal

Bugünlerde en son okuduğunuz kitap? yeniden okuduğum “NUTUK”

En son izlediğiniz film? Cafe Society

En son gittiğiniz şehir? Gaziantep

 

Powered by Openmedia