StokBankası Kurucusu Ozan Kara, yoğun çalışma temposu ile eğitim hayatında elde ettiği başarılarını ve babası ile birlikte yol aldığı girişimin detaylarını bizlere aktardı.
1) Öncelikle bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?
1990 Uşak doğumluyum. İlkokul ve liseyi Antalya’da okudum. Antalya Anadolu Lisesinde okurken arkadaşlarımız ile bir müzik grubumuz vardı. Ben ufak konserleri ve organizasyonları ayarlamaktan sorumluydum. Bir konser organize etmek, duyurusunu yapmak ve konser gününü genel olarak yönetmekten çok keyif alıyordum. Girişimcilik isteği ve hayali o günlerden geliyor diyebilirim.
2) BİLGİ’yi tercih etme sebebiniz neydi? Üniversite yılllarınız nasıl geçti, neler yaptınız?
İşletme ve ekonomi alanlarında tercih yapacağımı karar verdiğimde okulların tanıtım günlerine katıldım. İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde University of London ile birlikte yönetilen Üstün Başarı programı, tercihimde etkili oldu. İstanbul Bilgi Üniversitesi’ni kazandıktan sonra Üstün Başarı programına kabul edilebilmek için yüksek bir not ortalamasına ihtiyacım vardı. İlk sene bu not ortalaması için dersleri çok sıkı takip ettim. Üstün Başarı programına kabulümden sonra çalışma tempom aynı şekilde devam etti. İki üniversiteyi aynı anda yürütmek çok kolay değildi açıkçası ancak hocalarımızın özel ilgisi ve desteği ile başarılı bir şekilde mezun olabildim. Bölümüm sayesinde birçok banka ve şirkette staj yapabildim. Tabii bu yoğun dönemde başka aktivitelerde bulunma konusunda geri kaldım. Yine de Santral kampüsünün çimlerinde ve banklarında arkadaşlarım ile sohbet etmeyi özlediğimi söyleyebilirim.
3) Nasıl bir girişimcilik deneyiminiz oldu, biraz bahsedebilir misiniz?
Mezun olduktan sonra TSKB’de hazine departmanında MT olarak işe başladım. Keyifli bir çalışma ortamı olsa da belli bir görevinizin olması ve kariyer anlamında ilerlememin belirli süreler ile kısıtlanması, kendi girişimimi kurma konusunda beni hızlandırdı. Babamın perakende alanındaki bağlantılarını ve çevresini kullanarak perakende analitiği üzerine “StokBankası” girişimini kurduk. StokBankası hızlı tüketim perakendecileri ile tedarikçileri sanal ortamda işlerini yapmaya sağlayan bir platform. Bu platform ile FMCG firmaları perakende noktalarındaki stokları anlık olarak takip edilebiliyor ve rakip paylarını anlık olarak görebiliyorlar. Bulut teknolojisinin gelişmesi ile manuel işleyen perakendeci tedarikçi ilişkisini, daha efektif ve farklı imkânlar da sağlayarak internet ortamına taşıdık. Pazarlama olarak sıcak satış gerektiren bu süreçte, Balıkesir’den Gaziantep’in Nizip ilçesine kadar, Türkiye’nin birçok il ve ilçesine seyahat ettik. Banka gibi kurumsal bir yapıdan, kobiler ile çalışan onlara satış yapan bir role geçmek, tam anlamı ile konfor alanımdan çıkmak oldu. Girişimcilikte önceden aklınıza gelmeyen birçok süreç oluyor. Bunları tecrübe etmek benim için gerçekten çok değerliydi. StokBankası olarak İTÜ Çekirdek girişimleri arasında girdik. IBM’den 100 bin dolarlık hibe aldık. Son olarak QNB Finansbank’ın QNBEYOND hızlandırma programına katıldık. Kurucu olarak büyük şirketlerin ve kurumların yönetim kurullarına sunumlar yaparken, daha küçük şirketlere eğitimler vermek birçok anı kazandırdı. Yolculuklarımızın babamla birlikte mücadeleler ile dolu keyifli bir serüven olduğunu söylemeliyim.
4) Girişimci olma yolculuğunuzda BİLGİ’nin size ne gibi katkıları oldu, nasıl kolaylıklar sağladı?
İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde beni girişimciliğe en çok yaklaştıran Metehan Hoca’mızdı. Kendisinin dersleri Üstün Başarı programından farklı olarak daha çok iş hayatı ile ilgili tecrübeler ve tartışmalar ile geçmesi beni çok motive etmişti. Mezun olduğumda girişim kurmaya hazır olduğumu hissetmesem de girişimimi kurduktan sonra okulumuzdan ilk Metehan Hoca’mız ile paylaşmıştım bu gelişmeyi. Mezunlar ile buluşma etkinliklerinde kendisi ile sürekli gelişmeler hakkında konuştuğumu ve tavsiyelerini aldığımı belirtmek isterim. Genel olarak BİLGİ’nin bana kattıklarından çok memnunum.