İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde Caz Kompozisyonu eğitimi alan Elif Çağlar, öğrencilik yıllarından bu yana devam eden başarılı müzik kariyerini aldığı ödüllerle perçinlemiş. Çağlar’ın “M-U-S-I-C” isimli albümü bir kadın caz vokalistinin tüm söz, müzik ve aranjmanlarını yazdığı, ilk İngilizce albüm olarak Türkiye müzik tarihine geçti. Konserlerine ve atölye çalışmalarına devam eden Elif Çağlar’la BİLGİ’den bugüne müziği sorduk.
Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz? Beklentileriniz neydi?
Benim dönemimde caz yönü ağırlıklı ilk ve tek okul BİLGİ’ydi. Dolayısıyla başka tercihim yoktu bile. Sadece kulaktan değil, ilmiyle müziği keşfetmek, yeni ufuklar açmak, kendimi hem teknik hem ifade anlamında geliştirmek istiyordum. Beklediğim gibi de oldu.
BİLGİ’nin size en büyük katkısı ne oldu?
Caz yoluyla, muhteşem müzisyenlerden oluşan öğretmenler ve şimdi de birlikte sık sık müzik yaptığım meslektaşlarımla tanışmam BİLGİ’nin bana en büyük katkısıdır diyebilirim.
BİLGİ’li olmanın ayrıcalığını hangi alanlarda hissettiniz?
İyi bir eğitimin verdiği ayrıcalık hayat boyudur, bunu her zaman hissediyorum.
Mezuniyetten bugüne gelene kadar yaşananları özetlerseniz…
Mezuniyet sonrasında bir sene sahne ve özel dersler derken çalışmaya başladım, bir yandan da master başvurularında bulundum. Sonraki sene Amerika’ya gittim, bölümümden ödülle mezun olduktan sonra ülkeme döndüm, albüm yaptım. O dönemden beri dinleyicilerle hiç uzak kalmadık birbirimize; konserler ve eğitimlerle devam.
Şu an neler yapıyorsunuz?
Hem konserlere, hem de atölyeler, derslerle eğitim vermeye devam ediyorum. Yeni projeler için üretmeye de devam…
Okul günlerinden unutamadığınız bir anınız var mı?
Proje zamanlarında müzik bölümü öğrencilerine piyano odalarını kullanabilmeleri için gece geç saatlere kadar kalma izni verilirdi. Okulda görevliler dışında kimseler yokken gecenin 1’inde odalarda bir sürü grubun prova yapması, koridorda yükselen müzik sesleri müthiş keyifliydi.
Türkiye’de müzik sektörü hangi noktada sizce?
Hala yenilikçi, idealist, kaygısız müziklere ihtiyaç var. Çoğunluk fabrikasyon müziklerle yetinebiliyor maalesef, ama diğer yandan bağımsız müzisyenler çoğalmaya başladı, biraz da internet yardımıyla daha çok platform bulabiliyorlar. Bunlar umut verici şeyler.
Gelecek hedefleriniz neler? Planlar neler?
Yeni albümümü kaydetmeyi planlıyorum. Bir yandan da farklı projeler gelişiyor, hepsini hayata geçirmek için uğraşıyoruz.
Son olarak genç meslektaşlarınıza ne söylemek istersiniz?
Sevdiğiniz ve iyi olduğunuz şeyi yapın, kendinize inanın, görüş duymak güzeldir ama başkalarının doğrularının sizi yönlendirmesine izin vermeyin. Kalbinizin sesini dinlemeye açık olun, günümüz şartlarında asıl cesaret isteyen budur.