Batya Kebudi / Psikoloji 2002 / Takı ve mücevher tasarımcısı
Yaşlı bir mücevher ustasının içindeki yeteneği keşfetmesiyle takı tasarlamaya başlayan Batya bugün koleksiyonu Paris’te satılan, ünlülerin tercih ettiği bir tasarımcı.
Modaya her zaman meraklı olan Batya, daha çocukken moda ile ilgili dergiler ve kitaplar okumaya başlar. Modanın bir yaşam stili olduğunu ve insanı dinamik tutan bir yanı bulunduğunu düşünen Batya, her zaman moda alanında bir şeyler yapmak ister. Üniversiteden mezun olduğunda, ne yapmak istediğinden emin olamayan Batya, arayış döneminde aile işinde çalışmaya başlar. Burada yaklaşık dört yıl çalıştıktan sonra profesyonel iş hayatının kendisine uygun olmadığına karar verip işinden ayrılır.
Bir süre sonra stajyer olarak moda dergisi Madame Figaro’nun yazı işlerinde çalışmaya başlar. Uzun yıllar hobi olarak zaten yazı yazan biridir… Hem hobisini yaptığı hem de modaya olan ilgisi nedeniyle çalıştığı bu dergi onun rüyasını gerçekleştirdiği bir iş olur. Burada çalışmaya başladığında içindeki moda aşkının aslında çok daha büyük olduğunu fark eder. Üç yıl boyunca ilk günkü heyecanıyla çalıştığı dergide, kendini her konuda geliştirir. Stajyer olarak girdiği dergide editör olur. Özellikle mücevher konusunda uzmanlaşır. Ekonomik kriz nedeniyle Eylül 2009’da dergi kapanınca, Batya da işsiz kalır.
Mücevher tutkusu, takı tasarımına yöneltti
Dergi’de çalıştığı dönem kendisi için aksesuar tasarımları yapmaya başladığını dile getiren Batya, bu dönem tanıştığı yaşlı bir mücevher ustasının da içindeki cevheri keşfettiğini söylüyor. Batya için özel takılar yapan bu usta, ondaki enerjiyi herkesten önce fark ederek ‘Batya, artık bunlardan birer tane değil de biner tane yapsak’ der.
Bu arada arkadaşları da yaptıkları takıları çok beğenip, kendileri için de takı tasarlamasını ister. “Ben bu fikri nedense hep erteledim. Ta ki çok sevdiğim Madame Figaro’nun kapanmasına kadar” diyen Batya, bir süre iş aradıktan sonra tatil için Amerika’ya gider. İki ay sonra döner ve en büyük tutkusu olan mücevher sayesinde takı tasarımına yönelmeye karar verir. Bu kararla hayatında yepyeni bir kapı açıldığını söyleyen Batya, ustasına giderek “Artık hazırım, koleksiyonumu çizdim” der. Koleksiyonunun ilk tasarımları çok ilgi görünce devam etmeye karar verir.
Daha önce kendisi için yaptığı tasarımların çevresindekiler tarafından çok beğenilmesi ve koleksiyonunun da ilgi görmesi ile kendi markasını yaratmaya karar veren Batya, 2010 yılında Batya Kebudi markası ile yeni bir yola girer. Farklı ve fonetik bir ismi olduğu için marka adı olarak ismini seçtiğini belirten Batya, altına farklı formlar vererek mücevher ve takı tasarımı yapıyor. Klasikle modernizmin bir arada olduğu koleksiyonlarda altın, bulunduğu yerde dikkatleri üzerine çeken ve ışıltısını çevresine cömertçe yayan farklı formlarda karşımıza çıkıyor. Sade ama iddialı tasarımlar hem tek olarak hem de bir arada takılabiliyor.
Her bir tasarımın bir hikayesi olduğunu söyleyen Batya, bu hikayelerin onlara anlam kattığına inanıyor. Bu inanışla ilk koleksiyonunu ‘Hayatın Sembolleri’ adıyla hazırlayan Batya’nın, ikinci koleksiyonu ise ‘Love-Aşk’ adını taşıyor. Bu koleksiyonun sürekli değişerek ve kendini yenileyerek insanların hayatında minik sürprizler yaratamaya devam edeceğini dile getiren Batya’nın bir de ‘Şans’ adını taşıyan koleksiyonu var.
Birçok ünlü onun takılarını takıyor
Bugün aralarında ünlülerin de olduğu çok sayıda insan Batya’nın tasarladığı mücevherleri takıyor. Özellikle Ayşe Arman’ın Trendyol.com ile yaptığı bir projeye sponsor olması ile Batya’nın tasarımlarına ilgi artıyor. Çünkü Ayşe Arman köşesinde onun tasarımlarından ve taşıdığı anlamlardan övgü ile söz ediyor. Bir de Hülya Avşar, NTV’de katıldığı bir programda onun tasarımlarının anlamlarından çok etkilendiğini dile getiriyor. Ajda Pekkan gibi çok sayıda kişinin tasarımlarını severek taktığı için çok mutlu olduğunu söyleyen Batya, şu aralar çok yoğun bir şekilde markasını yaratmak ve bilinirliğini artırmak için çalışıyor. İlerde markasını bir dünya markası yapmak isteyen Batya’nın takıları Türkiye’de Beymen Blender mağazalarında satılıyor. Batya, halen Paris’te bulunan Frank et Fils’deki Love koleksiyonunun da büyük beğeni topladığına dikkat çekiyor.
İş hayatı dışında ailesiyle ve arkadaşlarıyla vakit geçirmekten çok zevk alan Batya, seyahat etmekten de keyif alıyor. Moda ve kendi markasıyla ilgili bir blogu var. Çeşitli dergi ve gazetelere makale yazan Batya, dans ediyor, binicilik ve fitness gibi sporlarla enerji topluyor.