Nazlı Toraman Aydın / Psikoloji 2004 / İstek Özel Erenköy Anaokulu Psikoloğu
İngiltere’de ekonomi ve tüketici psikolojisi üzerine master yapıp bir araştırma firmasında işe başlar. Kısa süre sonra rotasını tekrar psikologluğa çeviren Nazlı bugün bir anaokulunda çocukların kişisel gelişimi için çalışıyor.
Ortaokul yıllarında hayatı sorgulayıp, insanların davranış ve yaşantıları üzerine bol bol düşünen Nazlı, o yıllarda psikolog olmaya karar verir. Üniversite sınavında bir tek tercih yaparak BİLGİ’yi seçer ve üniversitede aldığı psikoloji eğitiminin faydasını sadece işinde değil, hayatın her alanında görür. Üniversitede okurken çeşitli alanlarda staj yapan Nazlı, önceleri Balıklı Rum Hastanesi, Metin Sabancı Spastik Çocuklar Merkezi, Şahmaran Kadın Sığınma Evi gibi yerlerde daha çok klinik alanlarda, hem doktorlarla hem de psikologlarla çalışma fırsatı bulur. Bu çalışmalar sayesinde hata gözlemlerinde bulunur. Son sınıfa geçince farklı alanlarda neler var diye merak etmeye başlayan Nazlı, Sezsezgin-Kurmuş İK danışmanlık firmasında staj yapar. Hatta orada Yankı Yazgan’la yürütülen bir projeye dahil olur. Yaptığı bu stajlar sayesinde, okul sonrasına dair beklentilerini, hangi alanlarda kendini rahat hissettiğini anlar, nasıl bir potansiyele sahip olduğunu görerek, pek çok sorunun cevabını bulur.
İngiltere’de psikoloji yüksek lisansı yaptı
Üniversiteden mezun olduktan sonraki bir yıl kurumsal organizasyonlar yapan bir İK danışmanlık firmasında staj yapan Nazlı, bu süreçte yurtdışında yüksek lisans arayışlarına devam eder. Lisans eğitimini bölüm birincisi olarak bitirdiği için İngiltere’deki Exeter Üniversitesi Ekonomi ve Tüketici Psikolojisi Yüksek Lisans Programı’na 2005 yılında tam bursla kabul edilir. 2005 Eylül-2006 Haziran döneminde yüksek lisans derslerini tamamlar. 2006 yılı Haziran ayı başında Ünilever’de tezini yazmak üzere Hollanda’ya taşınır. Dereceyle yüksek lisansını tamamladıktan sonra 2006 yılı Eylül ayında Türkiye’ye temelli dönüş yapar.
Ocak 2007’de Ipsos-KMG firmasında kalitatif araştırmalar bölümünde müşteri temsilcisi olarak çalışmaya başlayan Nazlı, dokuz ay kadar burada çalıştıktan sonra psikoloji alanına geri dönmek istediğini fark ederek işten ayrılır. Önce özel bir yuvada yarı zamanlı psikolog olarak çalışmaya başlar ve kısa bir süre sonra Mart 2009’da evlenir. 2009-2010 eğitim-öğretim döneminde İstek Özel Okulları’nda tam zamanlı psikolog olarak çalışmaya başlayan Nazlı, halen burada çalışmaya devam ediyor.
Yaptığı yüksek lisans eğitiminin kariyerinde de çok faydasını gördüğünü söyleyen Nazlı, farklı ortamlarda var olabilmek, kendini ifade edebilmek, önemli bağlantılar kurmak ve profesyonelleşmek açısından yüksek lisans eğitiminin yaşantısında çığır açtığını düşünüyor.
Velilerle görüşme ve eğitime önem veriyor
Şu an bir bebek bekleyen Nazlı, anaokulunda çalışan bir uzman psikolog olarak kişisel gelişimin beşikten mezara kadar uzanan bir süreç olduğuna inanıyor. Çalıştığı alanda hem çocuklarla hem de velilerle görüşerek aile dinamiklerini gözlemleyen Nazlı, çocukluk dönemindeki süreçleri takip ediyor. Kendisi ile ilgili pek çok farkındalık kazandırdığı için bu alanda çalıştığını söyleyen Nazlı, bu alanda kendini geliştirmek için pek çok test eğitimi almış. Ancak yaklaşık üç yıldır devam ettiği gestalt eğitiminin, kendisini hem mesleki hem de kişisel gelişim açısından en çok geliştiren eğitimlerden biri olduğunu düşünüyor. Bu eğitimi üniversiteden de hocası olan Hanna Nita Scherler’den alan Nazlı, bundan sonra alacağı eğitimlerde daha seçici olacağını, eğitimlerin uygulama ağırlıklı olmasına özen göstereceğini belirtiyor.
Yaklaşık 2,5 yıldır çalıştığı ana okuldaki çalışmalarının odak noktasında veliler olduğunu dile getiren Nazlı, öğrenci profilinin, gelişimsel olarak sağlıklı çocuklardan oluştuğunu belirtiyor ve bu anlamda çocukların gelişimlerini takip ettiği testler dışında çalışmalarında velilerle birebir görüşmelere ve toplu eğitimlere öncelik veriyor. Hamile olduğu için şu sıralar okuldaki görevi dışında farklı çalışmalar ya da projeler yapmayan Nazlı, önümüzdeki yıl çalışmayı düşünmüyor. Çocuğuyla özellikle ilk yıl birebir ilgilenmenin önemli olduğuna inanıyor. Ancak bu dönemde yapmayı düşündüğü gönüllü işler olduğunu söyleyen Nazlı, sonrasında klinik psikolojisi doktorası yapmayı ve bireysel çalışmalar yürütmeyi hedefliyor. Nazlı iş dışında tasavvufla ilgileniyor, kitap okumayı, tenis oynamayı ve piyano çalmayı seviyor.