Taşıdığı girişimci ruhuna ne istediğini bilen yapısı da eşlik edince başarısı kaçınılmaz bir BİLGİ’li Salih Ünlü. Kariyerine yurt dışında devam etme kararı almasıyla biraz üzse de, Avrupa’da hem okulunu hem de ülkesini gururlandıracak başarılara imza atacak olmasıyla teselli buluyoruz. Salih Ünlü tam da bu taşınma sürecinin ortasında bize zaman ayırdı ve BİLGİ’de başlayan şimdilerde Jacobs’ta Pazarlama Müdürü olarak devam eden kariyer yolculuğunu anlattı. 

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin hangi bölümünden mezunsunuz?

İstanbul Bilgi Üniversitesi İşletme ve Uluslararası Finans (double major-çift anadal) ve University of Portsmouth Uluslararası Finans ve Ticaret 2004 bölüm birincisi olarak mezun oldum.

Neden BİLGİ’yi tercih etmiştiniz, beklentileriniz nelerdi?

Çift anadal, uluslararası üniversite diploma ve %100 burs imkanları için tercih etmiştim. Ayrıca konularında akademik başarıları oldukça yüksek ve piyasada isim yapmış hocalardan eğitim alma imkanı da tercihimi etkilemişti. Beklentim global standartlarda ve çok iyi hazırlanmış ders program içerikleriyle eğitim almaktı.

Sizce BİLGİ’li olmak ne demek?

Bana göre BİLGİ’li olmak, sadece Türkiye’yi değil tüm dünyadaki gelişmeleri takip etmek, dolayısıyla global farkındalığa sahip olmak; sadece kendimize değil, çevremize ve topluma faydalı olmaya çalışmak ve güzel ve başarılı bir camiaya ait olduğunu hissetmek demek.

İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin size en büyük katkısı ne oldu?

İngiltere diploması da almam sayesinde yurt dışında başvurduğum tüm üniversitelerden kabul aldım. Ayrıca eğitim boyunca hem “girişimcilik” ruhu aşılandı ve bu sayede çalıştığım şirketleri ve markaları sahiplenip hep ileri taşıdım.

 BİLGİ’li olmanın ayrıcalığını hangi alanlarda hissettiniz?

Özellikle sosyal ve idari bilimler alanlarında başarılı mezunlar yetiştirdiği için sektörde çalıştığım şirket ve reklam ajanslarında karşıma BİLGİ mezunu insanlar çıktı ve birlikte çok güzel projeler geliştirdik. Aynı zamanda üniversitemin uluslararası akademide de etiketi olduğu için master programlarına kabul almamda çok etkili oldu.

Okul günlerinden unutamadığınız bir anınız var mı?

En önemli anım, 1999’da İngilizce hazırlık sınıfında tanıştığım ve 5 yıl boyunca birlikte eğitim alıp mezun olduğum eşimle tanışmak oldu. Meyvesi de 2 tatlı kız çocuğu oldu J

Mezuniyetten profesyonel hayata geçiş sürecinizde neler yaşadınız?

Hem finans hem işletme eğitimi aldığım için önümde farklı kariyer seçenekleri vardı. 3 diploma ve bölüm birincisi olarak mezun olduğum için Bremen Üniversite’sinden burslu MBA kabulu aldım. Program Marka Yönetimi/Pazarlama odaklı olduğu için kariyerimi bu yönde şekillendirmeye karar vermiştim. İlk önce Türkiye’nin ilk marka danışmanı olan Güven Borça’nın yanında staj yaptım. Eğer hangi alanda kariyer yapacağınıza karar veremiyorsanız stajlar oldukça önemli. Sonrasında sırasıyla Ülker Kellogg’s, Cadbury, Kraft Foods, Mondelez International ve son olarak Jacobs Douwe Egberts gibi güçlü firmalarda global ve yerel markaların tüketici ve alışverişçi pazarlama, medya yönetimi ve ticari pazarlama projelerinde yer aldım. 10 yılı aşkın tecrübemde son geldiğim noktaya geleceğimi çok net planlayarak, birlikte çalıştığım insanlarla iyi bir network kurmaya çalışarak ve BİLGİ’de edindiğim girişimci ruhumla geldim diyebilirim.

Şu an nerede çalışıyorsunuz?

Şu an dünyanın en büyük global kahve firması olan Jacobs Douwe Egberts firmasında Head of Marketing (Pazarlama Müdürü) olarak çalışıyorum.

Pazarlama alanında iyi bir kariyer yapmak için olmazsa olmazlar nelerdir sizce?

Gözlemlerime göre çok uluslu şirketlerin pazarlama departmanlarında çalışmak halen yeni mezunların ilk tercihlerinde yer alıyor. Öncelikle öğrencilik esnasında pazarlama alanında staj yapmak, proje geliştirmek, alanında uzman kişilerle özellikle de sosyal medyanın da yardımıyla iletişimde olmak çok önemli. Adeta bir orkestra şefi gibi tüm departmanları bir hedefe doğru yönlendirmeye hazır olmaları ve insanları etkileme yönlerinin kuvvetli olması gerekli diye düşünüyorum. Dijitalleşen dünyada trend ve gelişmeleri de çok yakından takip etmeleri, yeni durum ve süreçlere hızlıca alışmak için de adaptasyon yönlerinin kuvvetli olması önemli. Ayrıca, eğer finansal vizyonunuz varsa ve analiz ve rakamlarla da aranız iyiyse, çok başarılı bir pazarlamacı olmaya adaysınız demektir.

Gelecek hedefleriniz neler?

Kısa vadeli kariyer hedefim, uluslararası tecrübemi arttırmak için farklı bir ülkeye yerleşip kariyerime oradaki global bir firmada devam etmek. Bununla ilgili şu an heyecanlı bir süreçten geçiyorum ve kısa zamanda Türkiye’den ayrılarak Avrupa’da kariyerime devam edeceğim. Eğer yurt dışında çalışan BİLGİ’liler sayısı hazırlarsanız önümüzdeki dönemlerde bu tecrübeyi anlatmaktan mutluluk duyarım J Uzun vadeli hedefim de, yine dünyanın önemli ülkelerinde, global firmaların üst düzey yöneticiliğini yapmak, ve tecrübelerimi farklı ülke ve pazarlara aktarmak istiyorum.

Ardınızdan gelen meslektaşlarınıza bir tavsiyeniz var mı?

Pazarlamacılar olarak, markalarımızı yönetirken bazen tüketici gerçekliklerinden uzaklaşıp, kendimizin veya çevremizdeki insanların, beyaz yaka plaza çalışanlarının gözlüğüyle olaylara bakıp karar verme yanılgısına düşebiliyoruz. Ben buna “Pazarlama Miyopluğu” diyorum. Bunun yerine, sık sık tüketicilere kulak vermeliyiz. Hayat sadece çalıştığımız plazadan, ofisten, reklam ve medya ajanslarından ibaret değil. İyi bir pazarlamacı hayatın içerisinde yer almalı. Örneğin, İstanbul Kart’ı olmayan bir pazarlamacı bana göre iyi bir pazarlamacı değildir. Fırsat buldukça otobüse, metroya, vapura binip insanları, potansiyel tüketici adaylarını yerinde gözlemlemeliyiz. Bu sayede doğru pazarlama stratejisi, yeni ürün ve ambalaj, reklam ve satış uygulamaları geliştirebiliriz diye düşünüyorum.

KUTU

Üniversitedeki favori mekanınız?

1999’da İngilizce hazırlık binamız Taksim’in tam merkezindeydi, dolaysıyla tüm zamanların en favori mekanım, adeta kampüsümüz haline gelen Taksim’dir J

Favori hocanız?

Roy Manukyan hocamı çok severim. Ayrıca, Oral Erdoğan.

Bugünlerde en son okuduğunuz kitap?

BİLGİ mezunu Yüce Zerey’in “Fabrika Ayarlarına Dön” kitabı

En son izlediğiniz film?

Intern

En son gittiğiniz şehir?

Londra