Zeynep Ökmen Gafuroğlu / Halkla İlişkiler 2006 / Moda tasarımcısı
Halkla ilişkiler yaparken iki yıl önce içindeki sesi dinleyip modaya yöneldi. Çizim ve tasarım dersleri alan Zeynep bugün kendi adıyla ikinci koleksiyonunu hazırlıyor.
Annesi sayesinde moda ve tasarıma daha çocukluğunda ilgi duymaya başlayan Zeynep, “Çocukken annemle birlikte bana istediğim gibi giysiler dikerdik” diyor. Kumaşla bir hayali gerçeğe dönüştürme sürecinden her zaman büyülenen Zeynep, bu mesleğe duyulan tutkunun, hayata geçirilmediğinde insanı delirtebilecek cinsten bir tutku olduğunu düşünüyor. Bu yüzden halkla ilişkiler sektöründe yaşadığı kısa iş deneyimlerinin ardından, kendisini durduran korkuları yenip, risk alarak moda tasarımı yapmaya başlar.
Üniversitede aldığı halkla ilişkiler eğitiminin faydalarını, gerek hayatta gerekse şu an yaptığı işte fazlası ile gören Zeynep, üniversite eğitimi sırasında İmaj, Mövenpick Otel ve BG İletişim’de staj yapar. Okuldan mezun olunca Pro İletişim’de müşteri temsilcisi asistanı olarak çalışmaya başlayan Zeynep, altı ay sonra buradan ayrılıp Central St. Martins ve Domus Academy’nin ortak düzenlediği bir sertifika programına katılır. Bu programı bitirince Bilsar’da Bill’s markasının iletişim sorumlusu olarak beş ay kadar çalışır. Ardından önce bir filmde kostüm sorumlusu olur, sonrasında da bir reklamın kostüm asistanlığını yapar.
İçindeki sesi dinledi, modaya yöneldi
2008 yılında şu anki eşi master programı için New York’taki Fordam Law School’dan burs kazanınca, Zeynep de onunla birlikte New York’a taşınır. Altı ay orada yaşar, döndükten sonra 2009 yılında NPR İletişim’de çalışmaya başlar. Nihayet burada üç ay çalıştıktan sonra içindeki sesi dinleyip istifa eder ve ailesinin desteği ile moda tasarımına yönelir. Bir süre ressam olan babasından çizim dersleri alır, ardından da Lasalle Academy’de tasarım eğitimi almaya başlar. 2010 yazında Zeynep Ökmen markası ile ilk yaz koleksiyonunu çıkarır ve bu koleksiyon Kuledibi Camekan Sokak’taki Plieé butikte satılmaya başlar. İlk koleksiyonunu çıkardıktan sonra temmuz ayında evlenen Zeynep, 2010 sonbaharında da ikinci koleksiyonunu çıkarır.
Bugünlerde 2011 yaz koleksiyonu üstünde harıl harıl çalışan Zeynep, masalsı ve romantik bir dokunuş taşısa da yer yer romantizmin biçim değiştirip her tutkuda varlığını gösteren “kötü”ye döndüğü, masalsı çizgilerin minimalist ayrıntılar ile törpülendiği bir koleksiyon yaratma çabasında. Koleksiyonlarında ‘Zeynep Ökmen’ adlı giyim markası ile şimdilik sadece kadın giyimi tasarlayan Zeynep, tasarımlarının masalsı ve romantik bir tarzı olduğunu belirtiyor. Sokaktan da ilham alan, işlevsel ve giyilebilir tasarımlar yapıyor. Renk ve kumaş tezatlarından hoşlanıyor, tasarımlarını tezatlar ve ayrıntılar ile zenginleştirmeyi seviyor.
‘Şehir Masalları’ projesinde yer aldı
Moda ve tasarım alanında henüz çok yeni olmasına rağmen yaptığı koleksiyonlar dışında çeşitli projeler de gerçekleştiren Zeynep, şu ana kadar kendi markası için iki proje yaptı. 2010 yılında ‘Şehir Masalları’ adlı bir moda fotoğrafı projesinde yer alan Zeynep’in ilk yaz koleksiyonundan parçalar, masalları ironik şekilde şehre uyarlayan bu projede kullanıldı. Proje için fotoğrafları Hasan Emre Dipşar’ın çektiğini belirten Zeynep’in tasarımları, 2011 yılının başında da ‘Kış Uykusu’ adlı bir moda-video projesinde kullanıldı. İnsanların da kış uykusuna yattığı bir dünyanın yaratıldığı bu kısa filmde Zeynep’in kış koleksiyonundan parçalar yer aldı. Senaryo aşamasında kendisine destek veren Emre Ergun’un yönettiği bu filmin de ‘Şehir Masalları’ projesi gibi basında geniş yer aldığını söyleyen Zeynep, iki projenin başarıya ulaşmasında eşinin ve kendisinin ailesinin katkılarının büyük olduğunu dile getiriyor.
Mesleğe geç başladığı için uyum sürecinden geçen ve mesleğin inceliklerini öğrenmeye çalışan Zeynep, kısa sürede epeyce yol kat etti. Bundan sonra marklaşma sürecindeki çalışmalara ağırlık verip yurtdışında da satış ağlarına yönelmeyi hedefleyen Zeynep, moda tasarımına başladığından beri her hobisini, işini besleyen bir ilham kaynağına dönüştürdü. Tüm görsel sanatlardan izleyici olarak çok keyif alan Zeynep, fotoğraf çekmek, dans etmek vakit buldukça nereye olursa seyahat etmekten hoşlanıyor.
