“En büyük hedefimiz tutkulu mühendisler yetiştirmek”

Geçen yıl Eylül ayında Mühendislik Fakültesi’ne dekan olarak atanan Prof. Dr. Ata Akın, bu akademik dönemin sonunda ilk mezunlarını vereceklerini söylüyor. Prof. Akın, “İnsana ve çevreye saygılı bir fakülte olarak heyecanlı, meraklı, girişimci ve tutkulu mühendisler yetiştirmek için, okul yönetimi ve sanayi ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuşuyor.

 

Mühendislik biliminin temel amacı olan; “bilim yoluyla elde edilmiş tüm bilgilerden, akıl ve deneyim yoluyla somut sentezlere vararak, insana ve genel kapsamıyla canlıya yararlı oluşumları ortaya çıkarma gücü ve çabası” İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin misyonunda yer alan hedeflerle örtüşüyor.

BİLGİ’nin bu misyonla 2010-2011 akademik yılında eğitime açtığı Mühendislik Fakültesi, dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmeleri göz önüne alarak, yeni bir sistem kurmanın verdiği esneklik ve dinamizmle yola çıkmış, mimarlık ve sosyal bilimler alanlarının desteğiyle disiplinlerarası bir yaklaşımla tasarlanmış.

Fakültede, temel mühendislik derslerinin yanı sıra diğer fakültelerde verilmekte olan sosyoloji, ekonomi, işletme, siyaset, tasarım, iletişim becerileri, girişimcilik, psikoloji ve felsefe gibi dersler verilerek, mühendislik eğitim programlarında temel eksiklik olarak tanımlanan eleştirel bakış geliştirilmeye çalışılıyor.

Günümüz bilgi ve teknoloji toplumunun eğitim felsefesi, yalnızca teknik sorunları çözme yeteneğine sahip mühendisler yetiştirmek yerine, sorunu bütün olarak kavrayabilen mühendisler yetiştirmeye yöneliyor. Mühendislik eğitiminin, öğrencinin ufkunu genişletmesi ve temel sorunların ortaya konulabilmesine yardımcı olması gerektiğini düşünen Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ata Akın, fakültede etik ve sosyal sorumluluk kavramlarının öğrencilere kazandırılması, kendi işini kurabilen yaratıcı mühendisler mezun edebilmeyi hedeflediklerini dile getiriyor.

BİLGİ’nin Mühendislik Fakültesi’nde bulunan lisans programları yeni yüzyılın mühendislik eğitimi perspektifine uygun olarak teknoloji, biyoloji, enerji, çevre ve sürdürülebilirlik gibi temel kavramlar üzerine odaklanıyor. Öğrencilerin analiz ve kavrama yeteneğini geliştiren akademik ve entellektüel faaliyetlerle donatılan Mühendislik Fakültesi, Eski Silahtarağa Elektrik Santralı binalarının yer aldığı Santral Kampüsünde eğitim veriyor.

 

Uluslararası mühendislik eğitimi

Fakülte olarak, uluslararası değişim anlaşmaları sayesinde, eğitimin uluslararası zeminde de sınanması olanağını çok önemli bulduklarını belirten Prof. Akın, BİLGİ’nin, Laureate International Universities ağının bir üyesi olması nedeniyle dört kıtaya yayılmış bir uluslararası bilgi ve deneyim kapısının önlerinde açıldığını söylüyor. Akın, “BİLGİ’nin yetiştireceği mühendislerin yerel ve küresel sorunlara duyarlı, katılımcı bilinç sahibi, sadece meslek edinme ile sınırlı olmayan, bilginin özgürleştirici yanı ile iyi yaşam kaygısını taşıyan yurttaşlar olarak hızla değişen dünyaya liderlik yapacaklarına inanıyoruz” diye konuşuyor.

Mühendisliğin amacını, “Bizler insanların hayatını kolaylaştırmak, yaşam kalitesini yükseltmek için varız. Bunu, temel bilimler, uygulamalı bilimler, sosyal bilimler ve teknolojiden yararlanarak yapıyoruz. Dünyadaki kısıtlı kaynakları en verimli şekilde kullanarak çözümler üretmeye çalışıyoruz” diye anlatan Akın, BİLGİ’nin Mühendislik Fakültesi’nin insana ve çevreye duyarlı ve odaklı yapısı ile benzerlerine fark attığını dile getiriyor.

Öğrencileri bu çerçevede yetiştirmeye çalıştıklarını, bu yüzden her fakülteden seçmeli ders alınmasını teşvik ettiklerini belirten Prof. Akın, “Bütün ders sistemini buna göre değiştirdik. Bu durum müthiş bir zenginlik katıyor ama bir taraftan da bizi zorluyor çünkü mühendislik eğitiminde olmazsa olmaz derslerle bu dersleri adapte etmemiz gerekiyor. Bir de geleneksel mühendislik eğitimi vermek yerine, çocukları heyecanlandıran, meraklandıran ve tutkuyla atılacakları bir alan yaratmak istedik. Bu konularla ilgili çalışmalarımız devam ediyor” diye bilgi veriyor.

BİLGİ’deki mühendislik eğitimini dört temel unsur üzerine oturtmak istediklerini anlatan Ata Akın, bu konuda ise şunları söylüyor: “Bir kere mühendisin tutkulu olması, yaptığı işi sevmesi lazım. Çocukların bu eğitimden bıkmadan mezun olmalarını sağlayacağız. Bu da ancak onları birinci sınıftan itibaren mühendislikle tanıştıracak, heyecanlandıracak, sevindirecek projeler yapmalarını sağlamakla mümkün olur. İkinci olarak sadece teorik eğitim vermek yerine, endüstrinin ihtiyaçları doğrultusunda BİLGİ’li mühendisler yetiştireceğiz. Bunun için de sanayi ile daha yakın işbirlikleri kurmaya başladık. Büyük şirketlerle çeşitli anlaşmalar yaptık. Öğrenci, mühendisliği burada sanayi işbirliği ile öğrenecek, mezun olup iş hayatına girdiğinde şok yaşamayacak. Üçüncü olarak ise mühendisler artık fark yaratabilmek için inovatif (yenilikçi) olmak zorunda. Bununla ilgili derslerimiz de var fakat bir de Kariyer Merkezi’miz ile bununla ilgili sertifika programları başlattık. Bir fikir nasıl fikirden öneriye, öneriden işe, işten başarıya dönüştürülür, kazanca kadar götürülür onları öğretmeye başladık. Son olarak da insan ilişkileri kuvvetli mühendisler yetiştirmeye çalışıyoruz. İletişim becerisi kuvvetli, empati yeteneği, organizasyon becerisi olan insanlar yetiştirmek istiyoruz. Bunun için de gene Kariyer Merkezi ile çalışıyoruz.”

 

Etik değerleri olan mühendisler

Artık yeni bir ürünün bu dünyaya zarar vermemesi gerektiğine dikkat çeken Prof. Akın, BİLGİ’den mezun olan mühendislerin bir tane daha dünyaya, çevreye zarar verecek araba üretmesini istemediklerinin altını çizerek, “Bizim yetiştirdiğimiz mühendislerin dünyayı beter hale getirecek şeyler üretmeyi reddetmesi lazım. Bu da bir etik bakış gerektiriyor. Biz öğrencilerimize bu bakışı kazandırmak için etik dersleri veriyoruz. Öğrencilerimiz bir şey üretecekleri zaman insan yaşamını her şeyin önüne koyan bir yaklaşıma sahip olsunlar diye uğraşıyoruz. Tabi bu bir anda olmuyor, bu kafa yapısına sahip hocalar, yönetim gerekiyor. Bizde de bu yavaş yavaş oluşmaya başladı” diyor.

Bu akademik yılın sonunda ilk mezunlarını verecek olan fakültede, Bilgisayar, Elektrik-Elektronik, Endüstri, Enerji Sistemleri, Genetik ve Biyomühendislik, İnşaat ve Makine Mühendisliği Bölümü olmak üzere yedi bölümde toplam 995 öğrencinin eğitim gördüğünü açıklayan Prof. Akın, bu yıl yaklaşık 40 mezun vereceklerini düşünüyor. Fakültenin Santral Kampüsü’nde yaklaşık 1500 metrekarelik alana yayılmış laboratuvarlarına yenilerini ekleyeceklerini de söyleyen Akın, bu yılın sonuna doğru laboratuvar alanlarını 2500 metrekareye çıkaracaklarını, bununla ilgili çalışmaların sürdüğünü dile getiriyor.

Fakültenin uluslararası işbirlikleri hakkında da bilgi veren Akın, Elektronik ve Bilgisayar Bölümü’nün Liverpool Üniversitesi ile çift diploma verdiğini, bunun dışında Erasmus programlarına başladıklarını, zamanla bu tarz işbirliklerinin sayısını artıracaklarını ifade ediyor. Bir de gelecek Eylül ayından itibaren Amerika, İngiltere gibi ülkelerden konusunda uzman hocalar getirterek okulda ders verdireceklerini söyleyen Prof. Akın, bu hocaların iki üç haftalık sıkıştırılmış eğitimler için geleceğini, seçmeli dersler vereceklerini sözlerine ekliyor.

 

Uluslararası projelere destek

Bunun dışında hocaları, uluslararası projeler yazmaya teşvik ettiklerini vurgulayan Akın, “Bu projeler arasında TÜBİTAK projeleri, Avrupa projeleri var. Mesela Fazıl hocamızın Avrupa Topluluğu tarafından desteklenen enerjiyle ilgili çok güzel bir projesi var. Ben de düşünce gücüyle felçli insanların ayağa kalkmalarını sağlayacak bir proje üzerinde çalışıyorum. Bu projemin de yurt dışından birkaç ortağı bulunuyor. Bu bir süreçtir ve bununla ilgili de hedeflerimiz var” diye konuşuyor.

Fakültede profesörlerin de genç hocaların da ders verdiğini ifade eden Prof. Ata Akın, bu konuda şöyle konuşuyor: “Genç hocalarımız fişek gibi, gurur duyuyorum meslektaşlarımla. Onlar Türkiye’de ve yurtdışında çok iyi yerlerde eğitim almış, heyecanlı dinamik gençler. Zaten biz onların önünü açmayı hedefliyoruz. Onlar bizim Arap atlarımız. Ben inanıyorum ki onları destekledikçe onlar da müthiş başarılara imza atacaklar. Bu hocalarımızın birçoğu başka üniversitelerdeki öğrencilere de danışmanlık yapıyor. Bu öğrenciler tezlerini bizim hocalarla yapıyorlar. Bu da bizim için bir başarı.”

Mühendislik Fakültesi bünyesinde Elektronik ile Akıllı Sistemler Yüksek Lisans Programı’nı eğitime açtıklarını belirten Akın, bu yıl iki tane daha yüksek lisans programı için öneride bulunacaklarını, bunlardan birinin biyomedikal mühendisliği konusunda olacağını anlatıyor. Son yıllarda dünyada inovasyona önem veren hocaların mühendislik eğitiminde tercih edildiğini dile getiren Akın, bu yüzden bu özelliklere sahip akademisyen yetiştirmeyi de hedeflediklerini vurguluyor.

“Mühendislik fakülteleri artık, atılımcı, girişimci, hem araştırma konusunda hem endüstri ilişkileri konusunda güçlü hoca arayışı içindeler. Böyle akademisyenler kolay yetişmediği için biz kendi ihtiyaçlarımız için böyle hocalar yetiştirmek istiyoruz. Ancak bu bir süreç işi olduğundan şimdilik böyle hocaları bulmaya çalışıyoruz, onların peşindeyiz ama çok rekabet var” diyen Prof. Akın, bu yıl mekatronik mühendisliği bölümü de açarak bölüm sayısını sekize çıkarmayı hedeflediklerinin bilgisini veriyor.

 

“Tutkulu çocuklar bize gelsin”

İçinde mühendislikle ilgili tutkusu olan adayları fakülteye çekmek istediklerini söyleyen Akın, “Biz fakülte olarak tutkusu, merakı olan adayları bünyemizde görmeyi istiyoruz. Bölümünü bilinçli seçen bir kitleye hitap etmeyi hedefliyoruz” diye bilgi veriyor.

BİLGİ’nin sağlığa yönelik yeni eğitim politikaları, sağlık meslek yüksekokulu ve yakında açılacak tıp fakültesinin etkisiyle mühendislik fakültesi olarak da bu alana hizmet edecek hocaları tercih ettiklerini belirten Prof. Akın, bu konuyu şöyle açıklıyor: “Dünyadan bağımsız düşünemezsiniz. Dünyada geleceğin en önemli iki alanı enerji ve sağlık olarak belirlenmiştir. O yüzden bu iki alanla ilgili ciddi mühendislik beklentileri var. Sağlık hizmetleri sadece tıp doktorları tarafından yapılmıyor, bizler tarafından da yapılıyor. Doktorlar artık hastaya değmeden mikro cerrahi yapabiliyor. Çoğu ameliyat robotlarla yapılabiliyor. Bunlar için gerekli aletleri, araçları mühendisler yapıyor, ama doktorlarla çalışarak. Dolayısıyla bizim hocalarımız da sağlık hizmetleri veren insanlarla daha yakın çalışarak onların beklentilerine hitap edecek, işlerini kolaylaştıracak alet edevat geliştirmeye çalışıyor.”

Yakında yeni bir proje başlatmayı planlayan Mühendislik Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Ata Akın, bu konuda şunları söylüyor: “BİLGİ’de Zihin, Beyin ve Davranış Merkezi (Center for Mind Brain and Brehavior) adını taşıyan yeni bir merkez kurdum. Bu merkezimizin çalışmaları için mezunlarımızın desteğine, bağışlarına ihtiyacımız var. Bu projede çeşitli bölümlerden (psikoloji, ekonomi, işletme, iletişim, mühendislik ve endüstriyel tasarım) hocalarımız beyin araştırmaları üzerine ortak araştırmalar yapacaklar. Çocuk ve yetişkinlere yönelik nörobilim çalışmalarımızı bu merkez çatısı altında toplamaya niyetliyiz. Kaynaklarımız kısıtlı. Bildiğiniz gibi yurtdışında bu alanlarda milyon dolarlık bağışlar oluyor. Biz de bu tip çalışmalarımızı, mezunlarımızın da katkılarıyla hayata geçirmek istiyoruz.”

 

Akın: “Bilim kampı yapacağım”

Sağlık alanında daha pek çok projeyi hayata geçirmeyi planlayan Akın, bir de üniversitede çocuklar için bir bilim kampı yapmayı planlıyor. “Ben bir dedesi profesör, diğer dedesi ve babaannesi öğretmen olan bir aileden geliyorum. Hayatım boyunca bilimi sevdirmek için uğraştım. 10 sene Boğaziçi Üniversitesi’nde liseli öğrencilerle çalıştım. TÜBİTAK projeleri yaptık, yarışmalar düzenledik. Oradayken bir bilim kampı yapmak istiyordum olmadı, ama burada yapmayı planlıyorum” diye konuşan Akın, BİLGİ’nin Santral Kampüsü’ndeki bahçeye bir kamp çadırı kurarak çocuklara bilimi ve mühendisliği sevdirecek.

 

Mühendislik fakültesi bölümleri

Bilgisayar Mühendisliği Bölümü

Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü

Endüstri Mühendisliği Bölümü

Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü

Genetik ve Biyomühendislik Bölümü

İnşaat Mühendisliği Bölümü

Makine Mühendisliği Bölümü

 

Prof. Dr. Ata Akın kimdir?

Lisans diplomasını İstanbul Teknik Üniversitesi, Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Bölümü’nden 1993 yılında, yüksek lisans diplomasını aynı üniversitenin Biyomedikal Programı’ndan 1995’te alan Prof. Akın doktora derecesini, Biyomedikal Mühendisliği üzerine, Drexel Üniversitesi School of Biomedical Engineering’den 1998’de aldı. 1999 yılı Ocak ayından itibaren aynı üniversitede Araştırma Yrd. Doç. Dr. olarak çalışmaya başladı ve ONR, DARPA, NIH gibi kuruluşlardan aynı zamanda da çeşitli şirketlerden araştırma projelerine destekler aldı. 2002’de Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü’nde Yardımcı Doçent olarak çalışmaya başlayan Akın, 2008 yılında Doçent unvanına hak kazandı.

2013 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Genetik ve Biyomühendislik Bölümü’nde çalışmaya başlayıp 2014 yıllında Prof. Dr. unvanını alıp Mühendislik Fakültesi Dekanı olarak göreve başlayan Prof. Akın’ın araştırma alanı nörogörüntüleme ve sistem biyolojisidir. Nörogörüntüleme alanında yakın kızılaltı dalga boyunda çalışan biyomedikal optik sistemler geliştirerek beyin ve kas metabolizmasına ait hastalıkların ve meme kanserinin erken tanısına yönelen Akın, sistem biyolojisi üzerine yaptığı araştırmalar ile insan biyolojisi ve biyokimyasının matematiksel yöntemlerle modellenmesi sayesinde nörobiyoloji, metabolizmal hastalıklar, kanser biyolojisi ve sporcu performansı fizyolojisini daha iyi anlayacak yaklaşımlar geliştiriyor. Ata’nın araştırmaları TÜBİTAK, Avrupa Topluluğu ve TEYDEB tarafından destekleniyor.

 

Powered by Openmedia